26.03.2025
Neden Gezi’deki “Dış Mihraklar” Bu Sefer Ortada Yoklar?
Neden Gezi’deki “Dış Mihraklar” Bu Sefer Ortada Yoklar?
Birkaç maddede sıraladım:
- Trump, Avrupa’ya açtığı NATO şemsiyesini kapatıyor.
Rusya önünde yalnız kalan Avrupa, NATO’nun en büyük ordularından Türkiye’ye yaklaşıyor. Mülteci ve çöp krizinde en önemli kriz önleyicisi de halihazırda zaten Türkiye.
- ABD, ‘Çin’i yalnızlaştırma politikası’ gereği Çin’in İpek Yolu Projesi’nde Akdeniz’e ulaşabileceği tek güvenli liman olan Türkiye’yi tekrar safına çekmeye çalışıyor. S-400’den vazgeçilirse F-16 ve F-35 projeleri tekrar masada.
- Çinli BYD, Türkiye’de fabrikalaşıyor, Doğu Türkistan’da Türkiye’nin ses yükseltmemesi Çin’in lehine. Bir diğer küresel aktör Rusya ise Türkiye üzerinden Suriye ile diyaloğunu sürdürüyor. Türkiye, başka NATO ülkeleri gibi Ukrayna’ya net bir destek açıklamadığı için Putin de memnun. Sonuç olarak sadece Batı değil, Avrasya Bloğu da Türkiye ilişkilerinden memnun.
- İran, Suriye üzerinden hem Lübnan Hizbullah’ına hem de Gazze’ye ulaşabilir. Suriye’de -İran aleyhine olarak- istikrarı koruyabilecek ve de IŞİD’i engelleyebilecek ülke; Türkiye.
- Trump, İsrail’i dizginleyebilmek adına Hamas’a silah bıraktırmak -ve ancak- siyaseten yola devam etmesini istiyor. Türkiye burda yine partner.
- Çin, üretim olarak zayıflatıldıkça; 3 kıtaya da lojistik avantajı olan ve hızla ucuz işçilik ülkesine dönüşen Türkiye’nin önemi daha da artacak ancak ücretler düştüğü için halka refah yansımayacak ama dışlanacak bir faktör olmayacak.
- Sn.Cumhurbaşkanımız çeyrek asırdır başta olan dünyadaki ender liderlerden, belki de sıraladığım tüm bu maddeleri içinde en önemlisi “gitmez bari arayı iyi tutalım” düşüncesi. Pragmatist bir dış politikaya geçildiği için bir şekilde Sisi ve Prens Selman da dahil herkesle geri uzlaşıldı.
Türkiye’de Gezi’ye oranla sayıca çoğalmış, farklı toplum katmanlarını öne sürdüğü adalet arayışı çerçevesinde birleştirmeyi başarmış, ekonomik daralmadan ve sosyal eşitsizlik söylemleri gerçekçi gelmeye başlamış, daha odaklı ve organize bir muhalefet oluştu ancak bu muhalefet tüm sosyal medya araçlarını iyi kullanmasına ve farklı ülkelerdeki Türkler’i eylemsel olarak harekete geçirmesine rağmen Gezi’deki evrensel desteği bulamıyor ve bulamayacak gibi de gözüküyor.
Konjonktür muhalefetin aleyhine. Bu denklemden bir başarı ortaya çıkarırlarsa Trump’ın 2.dönemindeki ilk hesap hatası gerçekleşmiş olur.
Benim ise görüşüm; ne nihai bir kazanç ne de nihai bir yenilgi çıkacağı yönünde, eğer ki; süreç doğru yönetilirse en azından bazı sosyal reformlar çıkacağı zira kuvvetli bir basınç oluştu, daha fazla baskı bu basıncı sıkıştırabilir ve eminim Külliye de bunun farkında.