-
04.07.2025
İyi Niyet Yetmediğinde: İşletmelerde Sistemin Gücü
İyi Niyet Yetmediğinde: İşletmelerde Sistemin Gücü
“Kimse kötü niyetli değildi, ama işler bir türlü rayına girmiyordu.”
Bu cümle size de tanıdık geliyor mu?
Birçok köklü işletme, aynı çatı altında emek veren insanların iyi niyetine yaslanarak yıllarca yol alır. Başlangıçta bu “samimiyet yakıtı” fazlasıyla yeterlidir: Masaya oturulur, göz göze gelinir, söz verilir ve yola devam edilir. Fakat hacim büyüyüp beklentiler çeşitlendiğinde, iyi niyetin üstüne kurulmayan sağlam bir sistem, tıpkı ince buz gibi hızla çatlar. İşte tam burada “sistemin gücü” devreye girer.
1 | İyi Niyetin Görünmez Tavanı
Bir işletmeyi ayakta tutan değerlerden ilki güven, diğeri emektir. Yıllar boyu bu iki kavram öyle kuvvetli kök salmıştır ki kimse sürecin adını koymaya gerek duymaz. Derken:
- Siparişler artar, vardiyalar sıklaşır.
- Ekip büyür, roller karmaşıklaşır.
- Denetimler, mevzuat, dijitalleşme baskısı kapıyı çalar.
O çok sevilen “samimiyet ortamı”, bir anda belirsizlik ve yetki karmaşası üretmeye başlar. Hatalar tekrarlanır, kararlar gecikir, toplantılar uzar. İçten içe herkes yorulur ama kimse “bizim iyi niyete değil, sisteme ihtiyacımız var” demeyi aklına getirmez.
2 | Sistemin Tanımı: Şeffaflık + Sürdürülebilirlik
Sistem deyince akla soğuk Excel tabloları gelebilir, ama esas mesele insani. “Sistem kurmak” demek:
- Rolleri kristal netliğinde tanımlamak
- Süreçleri görünür kılmak
- Verilerle konuşmak
- Tekrarlanabilir başarı üretmek
yani insan emeğini akılcı yapılarla desteklemek demektir.
Kurumsallaşma, fazladan bürokrasi eklemek değil, fazlalıkları eleyip süreci yalınlaştırmaktır. Çünkü verimli düzen, insanın omzundaki yükü azaltır; kararları şahsi niyetten çıkarır, ortak akıl yerine ortak yöntem koyar.
3 | Bir Dönüşüm Örneği: Kaostan Düzenli Akışa
Haydi, gerçek hayattan kısa bir yolculuğa çıkalım. Orta ölçekli bir üretim tesisini düşünün:
Makine parkuru sağlam, pazar payı artıyor, fakat teslimat süreleri dalgalı. Usta başı yetiştiremiyor, satış ekibi müşteri karşısında zorlanıyor. Sahipler, “Bu hızla gidersek biz değil, müşteriler süreci yönetiyor” diye dert yanıyor.
Müdahale Planı
- Süreç Haritalama – Üretimden sevkiyata kadar tüm adımlar duvar panellerinde gözle görülür hale getirildi.
- Görev Dağılımı & Yetki Matrisi – Kim, neye ‘evet’ veya ‘hayır’ deme hakkına sahip, yazıya döküldü.
- Günlük KPI Takibi – Hedeflenen ve gerçekleşen verimlilik panolara yansıdı; her sabah 15 dakikalık ayakta toplantılarla sapmalar tespit edildi.
- Geri Bildirim Döngüsü – Haftalık oturumlarda vardiya işçisinden yöneticisine kadar herkes “süreci nasıl hızlandırırız?” diye söz aldı.
4 | Sistemin Temel Taşları
Adım | Açıklama | Kazanım |
---|---|---|
Süreç Şeması | İş akışlarını görünür kılmak | Şaşırma ve bekleme süreleri düşer |
Net Rol Tanımı | Görev, yetki, sorumluluğu yazılı hale getirmek | Karar hızı artar, çatışma azalır |
Anahtar Performans Göstergeleri (KPI) | Ölçülebilir hedefler | Başarı somutlaşır, motivasyon yükselir |
Toplantı Ritmi | Günlük–haftalık kısa oturumlar | Sorun büyümeden çözüm üretme kültürü oluşur |
Geri Bildirim Kültürü | Açık ve saygılı iletişim kanalları | Sürekli iyileştirme başlar |
5 | İnsan Boyutu: Sistemin Kalbi Kültürdür
Unutmayın, kültür değişmeden sistem kalıcı olmaz. En modern ERP yazılımını kurmak bile ekip ruhu oturmamışsa sadece pahalı bir tabeladır. Dolayısıyla:
- Eğitim ve mentorluk: Sorumluluk almak korkutmasın.
- Psikolojik güven: Hatanın cezalandırılmadığı, öğrenme fırsatına dönüştüğü zemin.
- Ödül–takdir dengesi: “Görevini yaptın” demek yetmez; görüldüğünü hissetmelidir.
6 | Sık Görülen Dirençler ve Çözüm Önerileri
- “Bu kadar evrakla işimiz mi var?”
Yanıt: Evrak değil, tek sayfalık akış şeması; karmaşıklığı azaltır. - “Biz yıllardır böyleyiz, niye şimdi değişelim?”
Yanıt: Pazar dün yoktu, bugün var. Dün olmayan rekabet, yarın kapını çalacak. - “Sistem soğuktur, bizi robot yapar.”
Yanıt: Tam tersi; sistemi kurunca insanlar yapıcı düşünmeye, geliştirmeye zaman bulur.
7 | Sistemin Gücünü Hisseden Liderin Kazancı
- Gece yarısı telefon trafiği azalır.
- Tatiller erteleme değil, yenilenme olur.
- Çarpışma anında “Kim suçlu?” yerine “Plan ne?” sorulur.
- İşten çıkmak, şirketten çıkmak anlamına gelmez; çünkü süreçler kişiye bağlı olmaktan kurtulur.
8 | Son Söz: Samimiyet + Sistem = Sürdürülebilir Başarı
Kimse iyi niyeti reddetmez; onsuz ekip olmaz. Ama iyi niyet, sistemle güçlendiğinde gerçek performansa dönüşür. Kapıdan içeri giren yeni bir çalışan ilk günde:
“Burada düzen var, rolüm net, değerim ölçülüyor.”
diyorsa, siz yarışa birkaç metre önde başlıyorsunuz demektir. Bugün hâlâ “işler bir şekilde dönsün” diyorsanız, belki de vakit sistemi masaya yatırma vaktidir.